1019 yılında İranın doğusunda bulunan Tus şehrinde doğdu.Asıl adı Hasandır.Hasan doğduktan kısa bir süre sonra annesini kaybetmiş kendisini babası yetiştirmiştir.11 yaşında hafız olmuştur.Halep İsfahan ve Bağdat gibi dönemin ilim merkezi sayılan şehirlerde yaşadığı çağın önemli bilginleri sayılan bilginlerden eğitim aldı.Dini konuların yanı sıra edebiyat ve fen alanlarında ilerledi.Genç yaşta meşhur alimlerin ilim sohbetlerine katılma fırsatı bulan Hasan keskin zekası ahlakı güzel ve etkili konuşması ile kısa sürede herkezin takdirini kazandı.Devlet hizmetindeki hayatı babası ile beraber Gazne Devletinin Horasan valisi Ebul Fazıl Es-Surinin hizmetinde bulunmakla başladı1040 yılındaki Dandanakan savaşından bir süre sonra Melik Alparslanın Belh valisi Ali bin Şadan ın maiyetine girerek vilayet işlerinin  yürütülmesiyle vazifelendirildi.

      Selçuklu sultanı Tuğrul beyin vefatı ile Alparslan ve kardeşi Süleyman bey arasındaki taht mücadelesinde yerinde görüş ve tedbirleriyle dikkatleri çekti ve 1063 yılında Alparslanın yanında hizmete başladı.Alparslan sultan olunca 1064 yılında Selçuklu devletine vezir tayin edildi.Ve ölümüne kadar Büyük Selçuklu Devletinin vezirliğini yaptı.Karşılaşılan problemlere sunduğu çözüm yolları  farklı bakış açısı fikir ve önerileriyle sıradan bir devlet adamı olmadığını gösterdi.Keskin zekası erdemli ve adaletli kişiliğiyle kısa sürede saygın bir devlet adamı oldu.Devlet yönetiminde üst makama vezirliğe yükseldi ve daha sonra kendisine geniş yetkiler verildiSultan tarafından duyulan güveni boşa çıkarmayan ünlü vezir ülkede düzen rahat ve huzurun temin edilmesi için çalıştı.

     İdari askeri ve ekonomik yenilik ve düzenlemelerle Büyük Selçuklu devletinin  sağlam temeller üzerine oturtulmasını sağladı.ünlü devlet adamının vezirlik yaptığı Alparslan ve Melikşah dönemi  Büyük Selçuklu devletinin en parlak yılları oldu.Vezir Hasanın başarılı çalışmaları  idari kabiliyeti ve ilgisi herkes tarafından fark ediliyordu.Öyleki Abbasi Halifesi Kaim bin Emirillah bu usta devlet adamına devletin düzeni anlamına gelen Nizamülmülk adını verdi.Büyük vezir bundan sonra hep bu isimle çağrılmaya başlandı ve bu isimle tarihe geçti.Ayrıca Selçuklularda bir görev ünvanı olarak ortaya çıkan atabeg teriminin ilk defa Nizamülmülke verildiği bilinmektedir.Nizamülmülk yaşamı boyunca insanların mutlu huzurlu ideal bir devlet düzeni içinde yaşaması için çalıştı.Devlet düeninin nasıl olması gerektiğine dair siyasaetname adlı eserini yazdı.

      Bu kitapta hükümdarlara ve devletin ileri gelenlerine adaletli olmayı halkın şikayatlerini dinlemeyi ve haksız uygulamalardan kaçınmayı tavsiye etti.Nizamülmülk Türk İslam unsurlarını birleştirmek suretiyle ikta sistemini geliştirmiş ve daha düzenli bir yapıya kavuşturmuştur.Askeri İkta sistemi Selçuklularda ilk defa 1073 yılında uygulanmaya başlanmış 1087 den itibareb ülkenin dört bir yanında uygulanmaya başlanmıştır.Bu sayede ordu güçlenmiş ve ortaçağın en büyük ordusu haline gelmiştir.Gazneli ve Samani devlet teşkilatını esas alarak Büyük Selçukluların merkez ve saray teşkilatını tesis etmiş ve islam geleneklerine uygun biçimde mahkemeler kurmuştur.Nizamülmülk vezir olduğu 1064 ten şehit edildiği 1092 senesine kadar aralıksız yirmi dokuz sene Büyük Selçuklu devletine tam bir dirayet ve adaletle hizmet etti

      Cenazesi İsfahana götürülerek buraya defnedildi.Katili bu cinayaete azmettirenler arasında terken hatun ve Hasan Sabbahın bulunduğu rivayet edilir.Nizamülmülk Şii Batıni düşüncesi karşısında sünniliği güçlendirmek amacıyla Nizamiye medreselerini kurdurmuştur.Nizamiye medresesinin ihtiyaçlarının karşılanması için zengin vakıflar medrese tahsis etmiştir.Nizamiye medreselerinin en ünlüsü Bağdattaki Nizamiye medresesidir.Fakat Bağdatın yanısıra Nişabur Belh Merv Musul Hergenttede kurulmuş Tüm ülkeye yayılmıştır.İlk ve en büyük Nizamiye medresesi Nişaburda kurulan Nizamiye medresesidir.